Salı, Temmuz 26, 2011

His Karmaşam

Hep güzel geçeceğini düşündüğüm günlerin peşindeyim ve artık yoruldum. Üniversite 3. sınıfa bile geçemeden yoruldum. Tamam hedeflediğim bölümü okuyorum, tamam dertlerim büyük olmayabilir ama insanım be abi. Daha nereye kadar iyimser davranacağım.
Bazı arkadaşlarım, eski anılarımı hatırlatmakta ısrar ediyor bana. Sanki üzerinden 5 sene geçmiş anıları hatırlamanın bana ne faydası olacaksa.. Ağır bir depresyon durumundayım galiba şu an. Yapacağım hiç bir şeyi istekli yapmıyor. Hayat kadar lanet bir olayın başıma gelmeyeceğine inanıyorum. Yani anladığınız yine melankoliklere oyuyorum.
Ters giden bir şey olmayan bir gün geçirdim dün. Ufak terslikleri saymıyorum tabi artık. En azından dün için devenin yerine geçebilmiştim çöldeki. Bir karikatürde gördüm geçen gün. Şanssız deveyi mi yoksa bedeviyi çölde kutup ayısıydı ya o söz diye soruyor deve bedeviye. Tam o karikatürdeki deve kastettiğim işte.
Kendimi eğlendirme amaçlı karikatür arşivlerini karıştırıyor, asosyal ama bir yandan da sosyallikten bir şey kaybetmemeye çalışıyorum. Yatağıma kıvrıldığım anda gözlerimi kapatıyor ve uyuyorum. Garip bir kaç gün geçirdim yine ne yazdığımı ne yaptığımı bilmiyorum.
Melankolik ömrümün ilkbaharı bu geçirdiğim geçecek ve bir daha geri gelmeyecek bir mevsim bu hayatımdaki, hissediyorum. Sanki hayatımı ekvatora taşıyacağım da iki mevsim yaşayacakmışım gibi hissediyorum. Melankoli ömrümün güz ve baharı sizi özleyeceğim.
Hiç yanılmaz benim hislerim, en azından bu konuda kendimi şanslı hissederim. Gözlerimi kapattığımda sanki etrafımdakilerin bütün hislerini anlarım ben. Karmaşık bir yumak halinde gelir önce hisler bedenime. Sonra tek tek ayırırım onları bu his kime ait diye. Bazen öyle olur ki karıştırırım başkalarının hisleri ile kendiminkileri. Yanlış kişinin bedeninde yaşıyormuşum gibi hissederim kendimi.
Sustuğumda konuşmamak adına çok şey feda ettim ben bundan önce. Bazen o kadar yalnız kaldım ki yalnız kaldım bile diyemedim. Bekle beni hayatımın kışı, sana geliyorum..

Hiç yorum yok: