Bir rüzgâr esti bir anda kalbimde, güçlendi ve fırtınam oldu. Yerimden kaldırdı beni, suskunluğa boğdu tüm bedenimi. Sustum, çünkü tanıyordum rüzgârın sahibini. Değişim rüzgârlarıydı bunlar Heraklitos’u haklı çıkaran. Aniden kulağımda bir ses belirdi. “Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir.” dedi.
Bazı insanlar anlamaz değişmek gerektiğini. Sevmez değişmeyi, değiştirmeyi. Ama bir kanundur bu yukarıda dediğim gibi. Kimse çürütememiştir, Heraklitos’un tezini. Karşı çıkar bazıları, değişime gereksiz der, sebepsiz der. İnsan yedisinde neyse yetmişinde de odur der. Ama aldırış etmez benim gibiler buna imkânsızın “–sız” ekini görmez. İmkânı dâhilin de görür her şeyi. Bilir değişimin gücünü ve gösterir herkese.